10 Adımda Yapay Zekayı Hukuksal Süreçlere Adapte Etmek
İş süreçlerinde verimliliği arttıran hem zamandan hem de maliyetten kazandıran yapay zeka her geçen gün işletmelerin daha çok başvurduğu bir teknoloji haline geldi. Yapay zeka teknolojisi doğru stratejilerle iş süreçlerine çok büyük katkı sağlayabilecekken gerekli yasal düzenlemeler yapılmadığında hukuki sorunlara yol açabilir. Şirketlerin yapay zeka teknolojisini etkin kullanmaları için hukuksal süreçlerin adapte edilmesi çok önemli. Peki neler yapılmalı?
Nazan Moroğlu
Yapay zeka uygulamalarının hızla geliştiği çağımızda tüm sektörlerde olduğu gibi hukuk alanında da önemli adımlar atılmaya başlandı. Bu açıdan, yapay zeka hukukunu oluşturacak kurallar, hızla gelişen bir alan olup, teknolojik ilerlemelerle birlikte sürekli olarak güncellenmesi gereken dinamik bir yapıya sahiptir. Yapay zeka hukuku, teknolojinin geliştirilmesi, verilerin işlenmesi, kullanılması ve yapay zeka uygulamalarının yol açtığı kimi sorunların çözümüyle ilgili yasal düzenlemeleri kapsayan özgün bir hukuk alanı olarak yerini alacaktır.
Teknolojide yaşanan tüm değişim ve gelişmeler, elbette hukuk alanında da yeni kurallar getirilmesini gerektiriyor. Bu değişimlerin en dikkat çekici olanlarından biri de yapay zekanın şirket yönetimi ve kurumsal yönetim süreçlerindeki artan rolü.
Şirketler için yapay zeka uygulamasının faydaları olduğu gibi riskleri de vardır. Veri analiziyle karar alma süreçlerini hızlandırması, piyasa trendlerini tahmin etmesi, sözleşme hazırlığı gibi süreçlerde verimliliği artırması ve maliyeti azaltması için yapay zekadan destek alınıyor. Ancak yapay zekanın yasal statü belirsizliği, sorumluluk ve hesap verilebilirliğine dair riskleri minimize etmek için etik ilkeler çerçevesinde yeni düzenlemeler yapılmasına ihtiyaç var.
İşletmelerin yapay zeka teknolojisini etkin kullanmaları için hukuksal süreçlerin adapte edilmesi çok önemli. Peki neler yapılmalı? 10 maddede inceliyoruz.
- Hukuki İhtiyaçların Belirlenmesi
Yapay zeka teknolojisinin hukuki süreçlere entegre edilmesi için ilk adım, hangi süreçlerde bu teknolojiye ihtiyaç duyulduğunu tespit etmek. Sözleşme hazırlığı, yasal araştırma gibi alanlarda yapay zekanın destek sağlayabileceği süreçler ayrıntılı olarak incelenmeli. Özellikle, karmaşık ve zaman alıcı görevlerin yapay zeka ile daha verimli bir şekilde nasıl yürütülebileceği belirlenmeli. - Uygun Yapay Zeka Teknolojisinin Seçimi
Hukuki süreçlerin farklı ihtiyaçları, farklı yapay zeka teknolojilerinin tercih edilmesini gerektirir. Örneğin, makine öğrenimi büyük veri setlerini analiz ederek öngörüler sunabilir. Bu tür sistemler, belirli kurallara dayalı otomatik karar alma süreçlerinde ve hukuki belgelerin analizinde kullanılarak süreçlerin hızlandırılması ve verimliliğin artırılması sağlanmalı. - Veri Gizliliği ve Güvenliğinin Sağlanması
Hukuki süreçlerde kullanılan verilerin gizliliği ve güvenliği sağlanmalı. Bu kapsamda, veri şifreleme, erişim kontrolü ve hassas bilgiler üzerinde anonimleştirme gibi yöntemler uygulanmalı. Aynı zamanda, Kişisel Verileri Koruma Kanunu düzenlemelerine uyumlu bir altyapı oluşturularak hukuki riskler minimize edilmeli. - Yasal Uyumluluğun Denetlenmesi
Yapay zekanın hukuki süreçlere entegrasyonunda, teknolojinin mevcut yasal düzenlemelere uygunluğu denetlenmeli. Örneğin, İngiltere Şirketler Yasası gibi düzenlemeler, yönetici rolünde yapay zeka kullanımını sınırlıyor. Bu nedenle, kullanılan yapay zeka sistemlerinin sorumluluk, hesap verebilirlik ve yasal çerçeveye uygunluğu detaylı bir şekilde analiz edilmeli. Mevcut yasalardaki düzenlemelerden yararlanma yolları araştırılmalı. - Etik İlkelerin Belirlenmesi
Yapay zekanın hukuki süreçlerde kullanılmasında etik prensipler ön planda tutulmalı. Adalet, insan hakları, tarafsızlık ve eşitlik gibi temel değerlere uygun hareket edilmesi sağlanmalı. Mart 2024 tarihine kabul edilen Avrupa Birliği Yapay Zeka yasasında olduğu gibi Etik kurallar, yapay zekanın karar alma süreçlerinde şeffaflık, hesap verilebilirlik, izlenebilirlik, yenilikçilik ve güvenilirlik sağlamasını garanti altına alacak şekilde oluşturulmalı.
- Risk Analizleri ve Uygulanabilirlik
Yapay zeka teknolojileri ve hukuki süreçler, zamanla değişen ihtiyaçlara uyum sağlayacak şekilde güncellenmeli. Entegrasyon sonrasında yapay zeka sistemlerinin performansı düzenli olarak değerlendirilmeli. Yasal düzenlemelerdeki değişikliklere ve kullanıcı deneyimlerinden alınan geri bildirimlere göre sistemler sürekli iyileştirilmeli. Ayrıca, potansiyel hukuki riskler değerlendirilerek yapay zeka kullanımında dikkat edilmesi gereken noktalar belirlenmeli.
- Yöneticilerin Sorumluluklarının Uyarlanması
Yapay zekanın karar alma süreçlerinde aktif rol üstlenmesi, insan yöneticilerin sorumluluklarının yeniden tanımlanmasını gerektirir. Yöneticilerin, yapay zekanın kararlarını denetleme ve gerektiğinde müdahale etme yetkilerinin açıkça belirlenmesi önemlidir. Her ne kadar Türk Ticaret Kanunu’nda yapay zekayla ilgi bir düzenleme henüz olmasa da TTK’nın 369. maddesi, yöneticilerin özen yükümlülüğünü düzenlemektedir. Bu madde, yapay zeka kullanımıyla alınan kararlar açısından da yöneticilerin sorumluluklarını düzenleyen, TTK madde 553 ile birlikte değerlendirilmeli. Bu kapsamda yöneticiler yapay zeka kullanımıyla alınan kararlarda da aynı özen ve sorumluluk yükümlülüklerine göre hareket etmeli.
- Rekabet Hukuku Açısından Yapay Zekanın Kullanımı
Yapay zeka uygulamalarında şirketler, algoritmaların şeffaflığını ve doğruluğunu sağlamak için kapsamlı bir denetim mekanizması oluşturmalı ve etik, yasal standartlara uygun şekilde tasarlanıp güncellenmelidir. Nitekim, Amazon’a karşı açılan antitröst davası örneği yapay zekâ ve algoritmaların haksız rekabet ortamı oluşturabileceği iddialarına güçlü bir örnek teşkil etmektedir. Federal Ticaret Komisyonu’nun, Amazon’un üçüncü taraf satıcıları için fiyat paritesini zorladığı, tüketici seçim özgürlüğünü kısıtladığı, rekabeti sınırlayan algoritmalar kullandığı iddiaları, yapay zekâ kullanımının hukuki ve etik sınırlarının net bir şekilde çizilmesi gerektiğini göstermektedir. Algoritmaların haksız rekabet yaratmaması ve tüketici haklarını korumak adına düzenleyici önlemler artırılmalı.
- Şirket Politikalarının ve Stratejilerinin Oluşturulması
Yapay zekanın hukuki süreçlere entegrasyonunu desteklemek için şirket içi politika ve stratejiler geliştirilmeli. Yapay zekanın kullanım sınırları, karar alma süreçleri ve sorumluluk alanları açık bir şekilde tanımlanmalı. Aynı zamanda, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesine uygun şekilde sistemlerin işleyişi düzenli olarak denetlenmeli. - Etkin Yapay Zeka Ekosistemi Oluşturulması
Ulusal Yapay Zeka Stratejisi 2024-2025 eylem planı doğrultusunda, devlet, özel sektör ve Dijital Dönüşüm Ofisi iş birliğiyle kapsamlı bir yapay zeka ekosistemi oluşturulmalıdır. Kamu-özel sektör iş birliğiyle, eğitim programları, veri paylaşımı ve inovasyon merkezleri kurulmalı, yapay zeka uygulamalarının etik ve yasal çerçevelerde güvenli bir şekilde yaygınlaştırılması sağlanmalıdır. Bu süreçte, yasal düzenlemelerle birlikte yapay zeka teknolojilerinin özel sektör, kamu sektörü ve toplum için katma değer yaratacak şekilde entegre edilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca, uluslararası iş birlikleri ve stratejilerle, Türkiye’nin küresel yapay zeka ekosistemindeki rekabet gücü artırılmalı.
Yapay zeka iş süreçlerinde verimlilik ve maliyet avantajları sağlasa da, doğru hukuki düzenlemeler yapılmadan kullanılması ciddi riskler doğurabilir. Şirketlerin, yapay zekayı etkili bir şekilde entegre edebilmek için yasal uyum, veri güvenliği ve etik ilkeler doğrultusunda bir strateji geliştirmeleri önemlidir.
10 maddede ele aldığım bu süreç, hem teknolojinin verimli kullanımını hem de yasal risklerin en aza indirilmesi için atılabilecek adımları içermektedir. Şirketlerin dijital dönüşümlerinde hukuki boyutun önemi de göz ardı edilmemelidir.